MorEl Eskişehir LGBTT Oluşumu üyesi transeksüel bir kadının saldırıya ve tecavüze uğramasını protesto etmek maksadıyla 15 farklı sivil toplum örgütü 14 Şubat Pazartesi günü Adalar Migros önünde ortak bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Grup tarafından yapılan açıklamada arkadaşlarının yoğun olarak ölüm tehditleri aldığı ve bu nedenle de saldırgan şahıs hakkında Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi. Geçimini eşcinsel bireylerden ve trans kadınlardan şantaj, tehdit ve gaspla elde ettiği gelirle sürdürür hale geldiği iddia edilen saldırganın bir an öce yakalanıp, yargılanması çağrısında bulunuldu.
Türkiye’de her gün 3 kadının nefret saikiyle şiddete maruz kaldığı ve öldürüldüğünün altı çizildiği açıklamada “Toplum tarafından dışlanan, iş bulamayan ve zorunlu seks işçiliği yapmak durumunda bırakılan travesti ve transeksüel bireyler hayatlarının her alanında şiddetle yaşamaktadırlar” denildi.
“Kadınlara, LGBTT bireylere, Alevilere, Ermenilere, Kürtlere ezilen her kesime karşı işlenen nefret suçlarına ve ayrımcılıklara karşı sessiz kalmıyoruz; Ayşe Paşalı, Ahmet Yıldız, Dilek İnce, Hrant Dink ve Uğur Kaymaz’ı unutmuyoruz” diyen grup, adil yargılanma ve ayrımcılıkların önlenmesi için Türk Ceza Kanunu’nda “nefret suçu” tanımının yapılması ve İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanan “Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu Kanun Taslağı”ndan çıkarılan “cinsel kimlik” ibaresinin yeniden tasarıya eklenmesi talebinde bulundu.
“Nefret Öldürür”, “Nefret Suçları Politiktir” gibi pankartlar taşıyan grup basın açıklaması sırasında “Suçluları bulmayan, suç ortağıdır!”, “Travestiyiz, buradayız! Alışın, gitmiyoruz!”, “Aşk, aşk hürriyet; uzak olsun nefret” gibi sloganlar attı ve basın açıklamanın bitmesinin ardından dağıldı.
Basın açıklamasının tam metni ise şöyle:
Basına ve Kamuoyuna,
14.02.2011
01.02.2011 tarihinde MorEl Eskişehir LGBTT Oluşumu* üyesi transeksüel bir kadın arkadaşımız kendi evinde saldırıya ve tecavüze uğramıştır. Saldırgan şahıs şu an arkadaşımızı ölümle tehdit etmektedir. Arkadaşımızın can güvenliği söz konusu olduğu için Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduk.
Saldırgan şahıs bugüne kadar Eskişehir’de birçok eşcinsel ve transeksüel bireye taciz, tecavüz ve gaspta bulunmuştur. Eşcinsel ve transeksüel bireyler korkutuldukları için şikayetçi olamamakta, şikayetçi olduklarında ise savcılar tarafından şikayetleri dikkate alınmamaktadır. Bu şahıs adeta eşcinsel ve transeksüel bireylerden gasp, şantaj ve tehditle elde ettiği gelirle geçimini sürdürür hale gelmiştir.
Son olarak da arkadaşımıza “Seni buradan taşınsan da bulurum, yine geleceğim”, “Bana kapıyı açmasan bile başka arkadaşlarımı sana gönderirim. Ellerini, kollarını bağlayıp seni dövdürtürüm. Sonra da arkadaşım vasıtasıyla içeri girer sana yeniden tecavüz ederim, seni öldürürüm” gibi tehditler savuran saldırgan hakkında en kısa zamanda dava açılmasını talep ediyoruz!
Yargı teşvik etme, tecavüzcüleri yargıla!
Türkiye’de her gün en az 3 kadın nefret saikiyle şiddete maruz kalmakta ve öldürülmektedir. Bu mağdurların bir kısmını da trans kadınlar oluşturmaktadır. Toplum tarafından dışlanan, iş bulamayan ve zorunlu seks işçiliği yapmak durumunda bırakılan travesti ve transeksüel bireyler hayatlarının her alanında şiddetle yaşamaktadırlar.
Türk Ceza Kanunu’nda “nefret suçu” tanımı yapılmadıkça lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transeksüel (LGBTT) bireylere yönelik suçların failleri yargılanmayacak ya da yargılansalar bile ceza indirimlerinden faydalanmaya devam edeceklerdir!
Devlet LGBTT bireyleri yok saymaktan bir an önce vazgeçmelidir!
İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanan “Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu Kanun Taslağı”ndan sessiz sedasız çıkarılan “cinsel kimlik” ibaresi yeniden tasarıya eklenmedikçe bu failler benzer suçları işlemeye devam edecek ve gerekli şekilde yargılanamayacaklardır!
Nefret cinayetleri politiktir, katilleri biliyoruz!
Kadınlara, LGBTT bireylere, Alevilere, Ermenilere, Kürtlere ezilen her kesime karşı işlenen nefret suçlarına ve ayrımcılıklara karşı sessiz kalmıyoruz; Ayşe Paşalı, Ahmet Yıldız, Dilek İnce, Hrant Dink ve Uğur Kaymaz’ı unutmuyoruz!
Bulunduğumuz suç duyurusunun yargı tarafından dikkate alınacağını ve medyanın üzerine düşen kamuoyunu bilgilendirme görevini etik bir şekilde yerine getireceğini umuyoruz.
Şikâyetlerimize rağmen gerekli hukuki yaptırımlar yerine getirilmediği takdirde devlet de bu suçun bir ortağı olacaktır! Bizler aşağıda imzası bulunan örgütler olara her zaman arkadaşımızın yanındayız ve bu davanın takipçisi olacağız!
MorEl Eskişehir LGBTT Oluşumu - Sosyalist Feminist Kolektif - Kaos GL Derneği - Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği - Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği - Siyah Pembe Üçgen İzmir LGBTT Derneği - İstanbul LGBTT Dayanışma Derneği - Hevjîn Diyarbakır LGBTT Oluşumu - Bilkent Üniversitesi Renkli Düşün Kulübü - İLLET - Homofobiye Karşı İnisiyatif Derneği(Kıbrıs) - FeministBiz - Voltrans Trans Erkek İnisiyatifi – Kadın Kapısı – EHP'li LGBTT'ler.
*e-posta: morel.eskisehir@gmail.com
web: http://moreleskisehir.blogspot.com
(Ozan Gezmiş/Eskişehir)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder