Gerçek eşitlik, anayasal güvence istiyoruz!
Basına ve Kamuoyuna;
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca kabulünün 60. yıldönümü olan bu gün, yüzyıllar boyunca süren bir mücadelenin sonucunda, insanların doğuştan ve eşit bir biçimde sahip oldukları hakları ifade eden uluslararası bir belgenin kabul edilişinin kutlandığı, insanlık tarihinin önemli bir kilometre taşıdır.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, tüm dünya devletleri tarafından ortak değerler olarak kabul edilen insan hakları ilkelerini yansıtmaktadır. Beyanname, tüm insanların hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olduğunu ilan etmektedir. Buna göre herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka bir görüş, doğuş, tabiiyet, servet ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu beyannamede ileri sürülen tüm hak ve özgürlüklerden eşit bir şekilde istifade eder.
Peki Dünya İnsan Hakları Günü’nün 60.yılında, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı?
Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayırımcılığı yasağı, Türkiye hukukunda yer almamaktadır. Türkiyedeki tüm lgbtt* bireyler maruz kaldıkları ayrımcılık karşısında yasal bir mücadele zemini bulamamaktadır.
1982 Tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında, eşcinsellik veya cinsel yönelim konusunda olumlu ya da olumsuz bir düzenleme bulunmamaktadır. Eşitliğe ilişkin genel düzenleyici hüküm 10. Madde’de düzenlenmiştir. Buna göre; “dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep” gibi ayırımcılık sebeplerine açıkça yer verildiği halde “cinsel yönelim” ve “cinsiyet kimliği” olgusuna yer verilmemektedir! Ancak madde metninde belirtilen “…ve benzeri sebeplerle” ibaresi geniş yorumlanarak cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayırımcılığı da bu madde kapsamında değerlendirilebilmesi gerekirken bugüne kadar bu madde lgbtt bireylerin maruz kaldıkları ayrımcılıklar için hiçbir zaman uygulanmamıştır.
Bugün Dünya İnsan Hakları Günü’nde de LGBTT bireylerin cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle işlerinden çıkartılmaları, özel ve kamusal alanda psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalmaları, sosyal alandan tamamen dışlanmaları ve en temel hak olan yaşama hakkına yönelik saldırılara maruz kalmaları devam etmektedir.
Bu nedenlerle, LGBTT bireylerin daha fazla insan hakları ihlallerine maruz kalmamaları için hükümet tarafından gerekli her türlü adım atılmalıdır!
Bir kez daha talebimizi yineliyoruz;
Bir an önce anayasanın eşitlik maddesine “cinsel yönelim” ve “cinsiyet kimliği” ibareleri eklenmelidir!
LGBTT Hakları Platformu:
İzmir Travesti ve Transseksüel İnsiyatifi
Kaos GL Derneği
Kaos GL İzmir Oluşumu
Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği
MorEL Eskişehir LGBTT Oluşumu
Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği
Piramid LGBTT Diyarbakır Oluşumu
*lezbiyen, gey, biseksüel, travesti, transeksüel
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder